5.Sayı

Kurum Kültürü

Ümit CENİK / Eğitimci-Yazar

Kuramsal Bilgi

Kurum kültürü, kurumda paylaşılan değerler, inançlar, beklentiler, normlar ve semboller bütünüdür. Her kurumun kültürü, diğer kurumların kültürlerinden farklı özelliklere sahiptir. Kurum kültürü denildiğinde ilk akla gelen kurumun misyonu, vizyonu ve değerleri olabilir. Fakat bunlar emsal kurumlarda birbirine benzerdir veya çok yakındır. Eğitim kurumlarında bu benzerlik birbirinin kopyası ifadelerden oluşabilmektedir. Bir kurumun kültürünü tanımlamak istediğimizde belirleyici faktörler, o kurumda çalışanlar tarafından da hemen ifade edilemeyebilir. Çünkü kurum kültürü, kurumun bilinçaltında esas ve usuller olarak var olan, yaşanan faktörlerdir. Kurum kültürünü oluşturan başlıca faktörler şunlardır:

Kurumdaki Davranış Şekilleri: Bir kurumun iş ve işlemlerinin yerine getirilmesinde birçok davranış şekillerini, kuralları ve farklı uygulamaları görmek mümkündür. Kurumdaki mesai anlayışı, çalışma sistemi, iş görme hızı, çalışma ortamı, işe başlarken sergilenenler, özel eşyalar, çalışanların kıyafetleri, iletişim, değişik pozisyondakilerin kurumdaki statüleri, bilgi akışı ve paylaşım şekli, toplantıların yapılış biçimi, sorunlara yaklaşımda izlenen yol… gibi listeleyebileceğimiz unsurlar irdelendiğinde kurum kültürü hakkında bir fikir sahibi olmak mümkündür. Mesela, mesai bitimi hemen kurumdan çıkan çalışan ile mesai tanımayan bir çalışanın davranışları farklıdır. Bir kurumda gözlemlenebilir davranış farklılıklarını değişik unsurları ele alarak aşağıdaki gibi sıralayabiliriz:

  • Çalışmaların ayrı ayrı odalarda veya açık bir çalışma alanında, bölmeler içinde yapılması,
  • Oda kapılarının açık veya kapalı tutulması,
  • İşlerin hızlı veya yavaş görülmesi,
  • Çalışma ortamının sessiz veya gürültülü olması,
  • Sabah kahvaltı, kahve, çay sohbetlerinden sonra işe başlanılması,
  • Kurumu ifade eden bir takı, rozet veya bir eşyanın çalışanlar tarafından kullanılması,
  • Kıyafetlerin resmi veya serbest olması,
  • Yöneticilerle çalışanlar arasındaki iletişimin, mesafeli, rahat veya samimi olması,
  • Farklı pozisyondaki (müdür, öğretmen) kurum personelinin aynı katta veya farklı katlarda çalışması,
  • Bilgi akışı ve paylaşımının toplantı, haber panoları veya dedikodu gibi yollarla olması,
  • Toplantıların sık veya seyrek aralıklarla yapılması,
  • Toplantılara katılımcı sayısının sınırlı veya tüm çalışanları kapsaması,
  • Toplantı gündeminin önceden belirlenip katılımcılara duyurulması veya toplantının bir çağrı üzerine ani olarak yapılması,
  • Toplantıların zamanında başlayıp bitirilmesi veya uzaması,
  • Sorun analizleri yapılırken suçlayıcı bir üslûp kullanılması veya çözümlerin tartışılması.

Yukarıda sıralanan maddelere vereceğimiz cevaplar kurumların kültürleri arasındaki farklılıkları belirlemeye ve somutlaştırmaya katkı sağlayacaktır. Ancak, bunlar kurum kültürünü tanımlamak için yeterli değildir.

Kurumda Paylaşılan Değerler:

Kurumların vizyonlarında; kalite, ekip bilinci, emsalleri arasında en iyi olma gibi ifadeler yer almaktadır. Ancak, paylaşılan ve üstlenilen kurumsal değerler daha farklıdır ve farklı olmak zorundadır. Kurumdaki değerler ortaya konulurken; kararların alınış biçimi, çalışanlar arasından en iyi performans gösterenin seçilmesi ve ödüllendirilmesi, çalışanların kendi alanındaki işlerini yaparken inisiyatif kullanması veya birçok kurum içi bürokrasiye bağlı olması, çalışma odalarının herkesin kullanımına açık olması veya olmaması, kurumsal bilgilere ulaşma kolaylığı veya zorluğu gibi göstergelere bakılabilir.

Yukarıda ifade edilen durumların bir kurumda analizi sonucunda;

  • Çalışanların karara katılımı sağlanıyor,
  • Kolektif akıl önemseniyor,
  • Çalışanlar arasında kuruma daha fazla katma değeri olan fark ediliyor ve toplantılarda bu kişinin yaptıkları açıklanıyor,
  • Çalışanları memnun eden bir ödüllendirme yapılıyor,
  • Çalışana güven duyulan bir çalışma ortamı sağlanıyor,
  • Sorunlara çözüm odaklı yaklaşılıyor,
  • Bilgi paylaşımına önem veriliyor
  • Gibi veriler, kurumda işleyen ve paylaşılan bir değer yapısının olduğunu gösterebilmektedir.

Temel İnançlar:

Kurumdaki davranış biçimleri ile paylaşılan değerler arasında zıtlıklar yaşanıyorsa kurumdaki temel inançlara bakmak gerekir.

Kurumda var olan fakat çoğunluk tarafından bilinçli olarak farkında olunamayan inanışlar olabilir. Bu inanışlar, çalışanların bilinçaltında olan varsayımlardır ve kurumdaki değerlerle çatışabilir. Bilinçaltındaki “insan, sıkı denetim ve baskı yapılırsa çalışır” inancı “çalışana güven duyulması” değerine zıttır ve çatışır. Herhangi bir sorunla ilgili yapılan görüşmelerde “hata kabul etmeme ve karşılıklı birbirini suçlama” eğilimi “sorunlara çözüm odaklı yaklaşılır” değeriyle uyumlu değildir. Kurumda “önce iş” inancı “önce insan” değeriyle çatışır.

Bir kurumda bilinçaltında var olan inançları/varsayımları ortaya çıkarmak kolay değildir. Ancak, kurumu başarıya taşıyacak bir kültürün olması veya oluşturulması için varsayımlarla değerlerin çatışmaması, kurumdaki iş ve işlemler yapılırken sergilenen davranış biçimleri ile değerler arasında zıtlıkların olmaması gerekmektedir.

MEVCUT DURUM

• Eğitim sistemimizin bütününde ve okul bazında kurumsal kültürün oluştuğuna dair örnekler azdır. Gelecek endişesi ve sınav sistemi kurumsal kültürün oluşması önünde önemli engellerdendir. Kurumsal başarıda kültür olgusunun anlaşılamaması ve okul yöneticilerinin konu hakkında yeterli bilgiye sahip olmaması kurum kültürünün oluşmasını engellemektedir.

• Okulu ve başta insan kaynağı olmak üzere tüm kaynakları ortak bir ideal etrafında toplaması beklenen vizyon belirleme çalışmaları katılımdan uzak ve baştan savmacı bir anlayışla yapılmaktadır.

• Türk Eğitim Sisteminde kurum kültürü; işbirliğine dayalı değerlerden rekabete dayalı ortama dönüşmektedir (Yarışmacı sınav anlayışı neden ile). Bireylerin toplumcu yetişmesinden daha çok bireyci yetişmesi, büyük bir erdemmiş gibi kutsanmakta ve ön plana çıkarılmaktadır.

• Sınav odaklı eğitim, okul ortamında kurumsal kültürün oluşmasını engellemektedir. Mevcut sınav sistemi sadece akademik başarıya odaklanmakta ve okul başarısı sınav sonuçlarına bakılarak değerlendirilmektedir. Okul, veli ve öğrenciler; kurum kültürünün oluşmasında önemli olan aidiyet duygusu, sosyal faaliyetlere katılma, kurumda mutlu bir ortam oluşturma çabası vb. konuları göz ardı ederek akademik başarıya yönelmektedirler.

• Okullarda yapılan zümre, şube ve öğretmenler kurullarının katılımcı anlayıştan uzak olması ve demokratik olarak yapılamayışı, kurum kültürü oluşumunu sekteye uğratmaktadır.

• Sivil hareketlere (sendika, dernek vb.) olumsuz bakışın devam etmesi, demokratik kültürün gelişmesini engellemektedir.

• Yasal düzenlemelerin sık sık değişmesi kurum kültürünün gelişmesini olumsuz etkilemektedir.

• Kurum yöneticilerinin vekâleten çalıştırılması ve sık sık değiştirilmesi kurum kültürünü olumsuz etkilemektedir.

• Lider nitelikli yöneticilerin sayısal azlığı, bu olumsuz süreci tetiklemektedir.

• Eğitim kurumlarının işletme ve finansmanlarından kaynaklanan okul-veli çatışması, okul kültürünü olumsuz etkilemektedir.

• İletişimin okullarda tüm çalışanlar açısından tam olarak algılanamayışı, iletişime sürekli olarak önyargılı olarak bakılması, okullarda çatışma ortamının doğmasına neden olmaktadır.

• Öğretmen, öğrenci ve ailelerin “benim okulum, bizim okulumuz” çabası içerisinde hareket etmemesi sonucunda kurum kültürü zarar görmektedir.

• Çalışan personelin ekonomik zorluklar yaşaması nedeniyle sıcak ve samimi ilişkiler azalmaktadır. Çalışanların, öğrenciler, aileler ve mezunlarla iletişimi yeterli değildir.

• Okullarda ödül ve ceza sistemi mevzuatla belirlenmiş olmasına rağmen kariyer ve liyakat sistemine uygun değerlendirme yapılmaması, çalışanlar arasında performans ve verim azalmasına neden olmaktadır.

• Kurum kültürü açısından yaygın ve iyi örneklerin azlığı nedeni ile farkındalık yaratılamamaktadır.

ÖNERİLER

• Merkezi sınav odaklı eğitim sistemi yerine öğrencilerin ilgi ve yetenekleri doğrultusunda yönlendirme sürecinin ivedilikle başlatılması gerekmektedir.

• Öğrenci ve öğretmenlerin kendilerini mutlu hissedecekleri, aidiyet duygularını güçlendirecekleri sosyal faaliyet alanlarına ağırlık vereceği düzenlemelerin önü açılmalıdır.

• Eğitim kurumlarında eğitim öğretim ve yönetim hizmetlerinin yürütülmesinde siyasetçilerin informal taleplerini engelleyici yasal düzenlemeler yapılmalıdır.

• Kurum kültürü oluşturabilmek için; hak, hukuk, eşitlik gibi temel değerleri ortadan kaldıran her türlü talep ve uygulamaların önüne geçilmelidir.

• Okulun çevreyle bütünleşip ortak ekinlikler yapabileceği fiziki alt yapı sağlanmalıdır.

• Kurum kültürünü güçlendirecek projelere ağırlık verilmeli, bakanlığın sitesinde örnek projeler yayınlanmalıdır.

• Öğretmenlerin ekonomik sıkıntılarını giderici tedbirler bir an önce alınmalıdır.

• Okullarında başarılı olan, kurumsal kültüre katkı sağlayan yönetici ve öğretmenlere etkin bir ödüllendirme sistemi getirilmeli, yaptıkları çalışmalar kariyer sistemi içerisinde yükselmelerde değerlendirmeye alınmalıdır.

• Kurum yöneticilerinin ve diğer eğitim çalışanlarının vekâleten çalıştırılması uygulamasına bir sınır getirilmeli; asaleten görevli olanların ise görev yerleri sık sık değiştirilmemelidir.

• Etkili kurum kültürünün oluşması için anne babaların okula aidiyetlerin arttırılması yönünde sosyal faaliyetler düzenlenmelidir.

• Kurum kültürünün oluşumunda önemli bir basamak olan vizyon, misyon, ilke ve değer belirleme çalışmalarına okul paydaşlarının etkin katılımı sağlanmalıdır.

• Okul kültürü, toplumun sahip olduğu kültürün bir parçası olmak durumundadır. Bu sebeple milli manevi değerlerle çatışan bir kültür oluşturma çalışmasından kaçınılması sağlanmalıdır.

• Çalışanların kendilerini kurumun bir parçası olarak görmeleri için kararlara katılmaları teşvik edilmeli ve çalışanların, kurumda bireysel potansiyellerini kullanma ve geliştirme ortamı bulmaları sağlanmalıdır.

• Kurum kültürünün gelişmesinde erkek egemen bir yöneticilik anlayışından kurtulmak için bayan yönetici sayısının artmasını sağlayacak tedbirlerin alınması gerekmektedir.

KAYNAKLAR

Çıngı, Kadılar ve Koçberber (2007), Türkiye Genelinde İlk ve Orta öğretim Olanaklarının

İncelenmesi ve Belirlenen Aksaklıklara Çözüm Önerilerinin Getirilmesi, TÜBİTAK,

SOBAG, 106K077

MEB, (2009), MEB İstatistikleri Örgün Eğitim, ANKARA

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu