Kapadokya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan Ali KARASAR İle Röportaj…
Kıymetli hocam, sizi tanıyabilir miyiz?
1972 yılı Ankara’da doğdum. Lisans öğrenimimi 1994 yılında Bilkent Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde, yüksek lisansımı 1996 yılında Marquette Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde, doktoramı ise 2002 yılında yine Bilkent Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde tamamladım. 2003 – 2013 yılları arasında Bilkent Üniversitesi Tarih ve Uluslararası İlişkiler bölümlerinde öğretim üyeliği yaptım. Bu süre zarfında, yine Bilkent Üniversitesi Rusya Araştırmaları Merkezi Genel Sekreterliği görevini yürüttüm. 2003- 2005 yılları arasında da Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi Orta Asya Çalışmaları Bölüm Başkanı olarak görev yaptım. 2013 yılında Atılım Üniversitesi’nde doçent olarak göreve başladım. Araştırmalarımı; Siyasi Tarih, Türk Dış Politikası, Uluslararası Politika, Avrasya Çalışmaları, Orta Asya Tarihi ve Politikaları, Stratejik Düşünce Merkezleri ve Dış Politika Yapım Süreçleri konuları üzerinde yürütüyorum. Avrasya ve Bölge Çalışmalarının bir disiplin haline gelmesini sağlamada emeğim olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.
Makalelerim; Cornucopia, Europe-Asia Studies, Central Asian Survey, Central Asia-Caucasus Analyst ve Bilig gibi dergilerde yayımlandı. Think-Tanks in Eurasia, Türkiye’de Stratejik Düşünce Kültürü ve Stratejik Araştırma Merkezleri: Başlangıcından Bugüne Türk Düşünce Kuruluşları, Avrasya’da Stratejik Düşünce Kültürü ve Kuruluşları kitaplarının editörlüğünü yaptım. Türkistan Bütünleşmesi: Merkezi Asya’da Birlik Arayışları 1991-2001 kitabının yazarıyım. 2015 yılında yine Atılım Üniversitesi’nde profesör unvanını aldım. Bugüne kadar 35 yüksek lisans tezinin danışmalığını yaptım ve 2014 – 2017 yılları arasında Atılım Üniversitesi İşletme Fakültesi Dekan Yardımcılığı görevini üstlendim. Ağustos 2017 yılından itibaren Kapadokya Üniversitesi’nde vekâleten sürdürdüğüm rektörlük görevine ise 28 Aralık 2017 tarihinde asaleten atandım.
Değerli hocam, yerleşkeyi ve yerleşim yerlerini gezerken muazzam bir tarihi dokuya tanıklık ettik. Kapadokya yerleşkeniz ile ilgili gençlerimize neler söylemek istersiniz?
Kapadokya; 25 milyon yıl önce Erciyes, Hasandağ ve Güllüdağ’ın püskürttüğü lav ve küllerin aşınmasıyla oluşan eşsiz coğrafya, Antik Yunan, Pers, Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı medeniyetlerinin kültür, sanat ve ticaret merkezi olmuştur. Eşsiz peri bacalarına oyulmuş evler, yer altı şehirleri, kiliseler, manastırlar ve medreseler bu kadim halkların izlerini günümüze taşır.
Kapadokya her şeyden önce 10.000 yıllık bir yerleşkedir. Bölgenin felsefe, ilahiyat ve beşeri bilimler öğretiminde uzun ve saygın bir geçmişi vardır. Sayısız vadi, yeraltı şehri, ibadet yerleri ve kervansaray bulunmaktadır. Kültür turizminin ülkemizdeki en önemli duraklarından biri Kapadokya Bölgesidir.
2005 yılından beri Kapadokya Meslek Yüksekokuluna ev sahipliği yapan Mustafapaşa (Sinasos), 200 yıldır farklı eğitim kurumlarının faaliyet gösterdiği çok özel bir merkezdir. 1800’lerin başında nüfusunun %80 Rum, %20 Müslüman olduğu tahmin edilen ve bölgenin en zengin beldelerinden olan Mustafapaşa, beş vadinin yamaçlarında kurulu yüzlerce taş konaktan oluşan, kültürel ahenk sembolü ve tarihi dokusu bozulmadan günümüze erişmiş, yaşayan bir müzedir. Mustafapaşa’da modern anlamda ilk okul 1821 tarihinde açılmış, bunu 1872 yılında bir kız okulu, 1895 yılında büyük ve tüm bölgeye hitap eden bir erkek okulu, hemen ardından da 1900 yılında Mehmet Şakir Paşa Medresesi izlemiştir.
Gençlerimizin bu tarih kokan yerleşkeyi daha iyi incelemelerini arzulamaktayım. Zira Kapadokya Üniversitesi; büyük şehirlerimizin kışkırtıcı etkilerinden uzak, dingin ve huzurlu, buna karşın turistik ve çok milletli yapısı ile toplumsal cazibesi yüksek bir bölgedir. Tüm dünya akademisyenlerinin gözdesi, doğal bir araştırma laboratuvarıdır. İç Anadolu’nun merkezinde, ulaşımı ve konaklaması kolay, güvenlikli bir bölgedir. Üniversitesinin temeli olan Kapadokya Meslek Yüksekokulumuzun ana yerleşkesi buradadır.
Sayın Hocam, Kapadokya Üniversitesinin kuruluşu ve programları hakkında bilgi verebilir misiniz?
Kapadokya Üniversitesi, akademik, finansal ve yönetsel deneyiminin temelini teşkil eden Kapadokya Meslek Yüksekokulu olarak 2005–2006 akademik yılında, bölge kalkınma hedefleri paralelinde belirlenmiş olan beş önlisans programıyla eğitime başlamış ve 2022-2023 akademik yıl itibariyle Mustafapaşa, Ürgüp, Uçhisar ve İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’nda yer alan dört yerleşkesinde toplam 31 ön lisans, 15 lisans ve 11 yüksek lisans programı ile eğitim faaliyetlerini sürdürmektedir.
2009 yılında sivil havacılık alanında yoğunlaşılmaya başlanmış ve Balon Pilotluğu, Uçak Teknolojisi, İngilizce Sivil Hava Ulaştırma İşletmeciliği, Sivil Havacılık Kabin Hizmetleri ve Uçuş Harekât Yöneticiliği programları açılmıştır. Bu doğrultuda 2011 yılında Nevşehir’de verilen eğitimlere ek olarak, Savunma Sanayi Müsteşarlığı’nın desteği ile İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı içerisinde de bir yerleşke kurulmuştur.
Kapadokya Meslek Yüksekokulu 2012 yılında, sağlık sektörünün büyüme hedefleri ve bu hedefler doğrultusunda doğacak eleman ihtiyaçlarına yönelik bir şekilde sağlık programlarında yoğunlaşmaya başlamıştır. 2011 – 2012 akademik yılında Çocuk Gelişimi, 2012 – 2013 akademik yılında Ağız ve Diş Sağlığı, Ameliyathane Hizmetleri, Diyaliz, Fizyoterapi ve Tıbbi Görüntüleme Teknikleri programları; 2013 – 2014 akademik yılında Anestezi, Elektronörofizyoloji, İlk ve Acil Yardım, Odyometri ve Optisyenlik programları; 2014 – 2015 akademik yılında, Diyaliz (İngilizce), Tıbbi Laboratuvar Teknikleri, Sağlık Turizmi İşletmeciliği, Sosyal Hizmetler, Patoloji Laboratuvar Teknikleri; 2015 – 2016 akademik yılında ise Diş Protez Teknolojisi programı açılmıştır.
2014 yılında İlk ve Acil Yardım, Tıbbi Görüntüleme Teknikleri, Ameliyathane Hizmetleri, Anestezi, Diyaliz, Odyometri, Optisyenlik programlarının uygulama eğitimlerini yürütmek üzere tam donanımlı uygulama alanları oluşturulmuştur. Kapadokya Meslek Yüksekokulu’nda yürütülen programların uygulama eğitimlerini desteklemek üzere, 2014 yılında Ağız ve Diş Sağlığı Uygulama ve Araştırma Merkezi, Çocuk Gelişimi Uygulama ve Araştırma Merkezi, Fizik Tedavi ve Sağlıklı Yaşam Uygulama ve Araştırma Merkezi ve Sürekli Eğitim Merkezi adlarıyla dört merkez kurulmuştur.
2013 yılı itibarıyla uzaktan öğretim birimi kurulmuş ve 2014 yılında Turist Rehberliği Uzaktan Öğretim, 2015 yılında Çocuk Gelişimi Uzaktan Öğretim programlarına öğrenci alınmaya başlanmıştır.
2015 – 2016 akademik yılında öğretim programlarına yeni bir alan eklenmiş ve hukuk alanında Adalet, 2017-2018 akademik yılında da Ceza İnfaz ve Güvenlik Hizmetleri önlisans programları açılmıştır.
1 Temmuz 2017 tarihinde Resmî Gazete’de yayınlanan 7033 sayılı kanun ile Kapadokya Meslek Yüksekokulu, yoluna Kapadokya Üniversitesi olarak devam etmektedir.
Kapadokya Meslek Yüksekokulu ve araştırma merkezlerini de bünyesine alan Kapadokya Üniversitesinin çatısı altında Beşeri Bilimler Fakültesi, Diş Hekimliği Fakültesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Mimarlık, Tasarım ve Güzel Sanatlar Fakültesi, Yabancı Diller Yüksekokulu, Sağlık Bilimleri Yüksekokulu, Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu ve Lisansüstü Eğitim, Öğretim ve Araştırma Enstitüsü faaliyetlerini yürütmektedir.
Sayın Hocam, yükseköğretim sürecini ve bu süreçte Kapadokya Üniversitesinin rolünü kısaca açıklar mısınız?
Üniversiteler yüzyıllardır insanlığın başardığı ve başarmaya devam ettiği ilerlemenin kilit taşlarıdır. Üniversiteleri özel kılan şey her bireyin gerçeği arama serüvenini kendi tercihlerinin belirlemesine izin veren yapılarıdır. Bu serüven, bir yandan hayat boyu öğrenmenin bir parçası diğer yandan ise insan hayatının bundan sonraki etaplarının belirleyicisidir. Bu yüzden önemlidir ve unutulmazdır.
Bu öğrenme serüveninde tüm Kapadokya ailesi olarak birlikteyiz. Muhakeme, özen, sorumluluk, farkındalık, hayal gücü ve yaratıcılık gibi kişisel özelliklerimizin dürüst ve yetkin öğretim kadromuzun rehberliği ile topyekün bir aydınlanma seferberliğine dönüşmesi için gece gündüz çalışıyoruz. Bilginin en temel belirleyici olduğu çağımızda niteliği niceliğe kurban etmeyerek, serüvenimizin başlangıç noktası hakikatin önemini aklımızdan çıkarmadan, sıradanlaştıran popülizmden uzak, kültürel seviyesizleşmeye karşı, eğitimi standartlarından taviz vermeden idame ettirmek gibi bir gayemiz var. Dünya çapında eğitim ile ilgili en büyük meydan okuma bir ucu sofistike nano mühendisliğe, diğer ucu ise bir türlü ezberlenemeyen çarpım tablosuna uzanan derin uçurumdur. Bu uçurumu insanlık için tehlikeli hale sokan ise bir tüketim metasına dönüştürülen eğitimin standart erozyonunu beslemesidir.
Bunun sonucu ise vasat eğitim tuzağıdır. Ülkemizde ve dünyada üniversitelerden beklenilen; bir yandan bilgi ve yenilikçi teknolojiler üretip bunları ekonomiye kazandırmaları, diğer yandan eğitim-öğretimde mükemmelliği sağlamaları, diğer bir yandan ise mesleki eğitim kurumları olmalarıdır. Belki de bu yüzden araştırma-geliştirme, eğitim-öğretim ve meslek edindirme iddiaları arasında bocalayan bir görünüme sahipler.
Kapadokya Üniversitesi on iki yıllık mesleki eğitim tecrübesinin üzerine kurulan yapısı gereği bu üç beklentinin birinde mükemmeliyeti sağlamış olarak doğmuştur. İkinci beklenti olan eğitim-öğretim faaliyetleri ise kalite politikası çerçevesinde en ince detayına kadar düzenlenmiş ve denenmiştir. Ön lisans, lisans ve lisansüstü eğitim-öğretim konularında dünya çapında tanınan uzmanlarca yürütülmektedir. Kapadokya Üniversitesi tüm fakülte ve yüksekokulları ile yenilikçi yaklaşımların, teknolojilerin, bölgesel ve ulusal ekonomik dinamiklerin öncüsü olmaya devam edecektir. İçinde yaşadığımız küresel köyün 21. yüzyıldaki bilim, sanat ve kültür önderlerinin serüvenlerinin başladığı yerdir Kapadokya Üniversitesi.
Hedefimiz, Türkiye’yi 21. yüzyılda söz sahibi yapacak kamuoyu önderlerini yetiştirmek; farklı kulvarlardan gelen etkileşime açık, idealist öğretim üyelerimiz, idari personelimiz, öğrenci ve mezunlarımızın oluşturacağı akademik sinerjiyi, Türk yükseköğretim camiasının istifadesine sunmak, Kapadokya’yı uluslararası çalışmaların cazibe merkezi haline getirmektir. Kapadokya Üniversitesi akademik ve mesleki olmak üzere birbirlerini destekleyen ikili sistem öngörmektedir. Benimsediğimiz “çıkış noktası itibariyle evrensel, uygulamasıyla milli” öğretim yöntemi ile üniversitemiz bünyesinde yer alan fakülte ve yüksekokullarda bir yandan yeni Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu soyut, kavramsal bilgiyi üretirken, diğer yandan da üretime doğrudan katkıda bulunacak, mesleki beceri ile donatılmış bireyler yetiştirmektedir.
Kapadokya Üniversitesi; 21. yüzyılın dünyasını kavrayan ve nasıl bir oluşumla rekabet ettiklerini bilen, çağdaş dünyanın kendilerine sunabileceği imkânların farkında olan ve bu imkânlara kavuşmak için inatla ve sabırla mücadele eden, yaşadıkları toprakların geçmişine hâkim, geleceğini iyileştirebilecek beceri ile donatılmış, özgürlükçü, demokratik ve katılımcı nesiller yetiştirir.
Sayın Hocam, bu sene sınava girecek ve tercih yapacak öğrencilere Kapadokya Üniversitesi olarak neler sunmaktasınız?
2005 yılında 63 öğrenci ile kurulan Kapadokya Meslek Yüksekokulu 2017 yılında üniversite olduğunda kurucu rektör olarak atandım ve göreve başladım. Dünya çapında mesleki eğitim geçmişi olan üniversitelerin yakalamış oldukları başarı ve farkındalık Kapadokya Üniversitesinin de hedeflediği bir seviyedir. Kapadokya MYO üniversitemizin amiral gemisi olmaya devam etmektedir. Bölgesel, ulusal ve küresel anlamda rekabetçi ve en üst donanımda uzmanlar yetiştirme geleneğimiz üniversitemizin de birinci önceliğidir. Bu yıl itibarı ile 29 ön lisans, 18 lisans ve 14 yüksek lisans ve 1 doktora programımız bulunmaktadır. 2022 yılı itibarı ile ilk lisans mezunlarımızı verdik. Öğrenci sayımız 2022 Eylül ayı itibarı ile 8 bin rakamının üzerine çıktı. Modern Sağlık Kampüsümüz Ürgüp Yerleşkesi, tarihi dokusu ve merkezi konumu ile Fabrika yerleşkemiz, Uçhisar sanat (ve Gastronomi) yerleşkemiz, dünyada ancak Oxford veya Cambridge ile karşılaştırılabilecek tarihi Mustafapaşa yerleşkemiz ve uygulama eğitiminin öncüsü Sabiha Gökçen yerleşkelerimiz gelecek nesillerin eğitim aldıkları yuvalarımız.
Bir turizm merkezinde bulunmanın sağladığı avantajlar ve sorumlulukla tarihi yapıların korunmasında ve gelecek nesillere aktarılmasında öncü rol oynuyoruz. Sürdürülebilirlik ve çevre koruması konusunda bölgesel ve ulusal liderlikler yapıyoruz. Milli kültürümüzün ve somut olmayan kültürel mirasımızın yaşatılması için dev projeler yürütüyoruz. Dünyanın ve insanlığın geleceği için önde gelen entelektüellerin rol aldığı önemli çalışmalara imza atıyoruz. Bütün bunlara üniversitemiz YouTube kanalından ulaşmanız mümkün.
Yayınevimiz üniversitemizin vizyon ve misyonunda belirtilen prensipler çerçevesinde şimdiye kadar 50 kadar kitap bastı. Ayrıca dört uluslararası akademik süreli yayın düzenli olarak üniversitemiz tarafından yayınlanmaktadır. Tüm yayınlarımızda açık kaynak prensibinde bilginin ve bilimin engelsiz paylaşılması şiarını benimsedik. Tamamına yayınevimizin web sayfasından ulaşabilirsiniz.
Bütün öğretmenlerimizi ve öğrencilerimizi üniversitemizin web sayfalarını incelemeye davet ediyorum.
Kıymetli Hocam! Vakit ayırıp bu keyifli söyleşiyi gerçekleştirdiğiniz için müteşekkiriz. Son olarak neler söylemek istersiniz?
NEDER ekibi olarak sizleri kampüsümüzde ağırlamaktan çok keyif aldım, dergi faaliyetlerinizde şahsım ve üniversitem adına her türlü desteği vermeye de hazır olduğumu bilmenizi isterim. Kapadokya ismi; Pers dilinde “Güzel Atlar Ülkesi” anlamına gelen “Katpatuka” sözcüğünden gelmektedir ve kampüsümüzün de 10.000 senelik bir geçmişi vardır. İlk sayınızda bu tarihi mirasın merkezinde olan Kapadokya Üniversitesine yer verdiğiniz için ben teşekkür ediyor, çalışmalarınızda başarılar diliyorum.