Sağlık – Eğitim İlişkisi – Dr. Eyüp ÖZEREN
İnsan, beden ve ruhtan ibaret bir varlıktır. Ruh sağlığı olmadan bedenin sağlıklı olması, beden sağlığı olmadan ruh sağlığı olması çok mümkün değildir. İnsanın bedenen ve ruhen sağlıklı olması, sinir ve hormon sisteminin sağlıklı çalışmasına bağlıdır. Bu da iç ve dış etkenlere bağlı bir davranıştır. İç etkenler esasen psikolojiktir. Dış etkenler ise çevreden gelen fiziki ve sosyal uyarılardır.
İnsanın ruh ve beden sağlığını korumasının üç temel davranış modeli vardır. Bunları şöyle sıralaya biliriz, pozitif düşünmek, kaliteli eğitim ve olumlu davranışlarımızdır.
Pozitif düşünme tarzı bizi güçlü kılan ve temel değerlerimize uygun olan duygu ve düşüncelerimize sahip olmaktır.
Kaliteli eğitime yönelmek, bizi toplum içerisinde kendimizi daha iyi ifade edebilir hale getirme ve bizi güçlü kılan en önemli argümandır. Çalışarak bu değerlere sahip olmak aynı zamanda başarılı ve mutlu olmanın da temel şartıdır.
Öğrenmek ve öğretmek çalışmanın paha biçilemez iki değerli unsurudur. Çünkü bir ülkede ne kadar çok eğitim alan ve çalışan varsa, bunların hepsine elde ettikleri bu başarılarının, kreş-anaokulu, ilkokuldan başlayarak düzenli bir şekilde kendilerine her yaş döneminde bilgileri öğreten öğretmenlerine borçludurlar.
Bilgi çalışarak elde edilen bir güçtür, bir kuvvettir. bilgi maddi zenginliklerden daha da kıymetlidir. çünkü serveti insan, insanı ise bilgi korur. bilgili olmak, çalışkan olmak insanı cahillikten korur.
İster öğrenci, ister yetişkin olsun, insanlar kendilerini hedefe götürecek yolda, sabır, azim ve inançla çalışırlarsa başarıya ulaşırlar. Planlı ve istikrarlı çalışmak, dikkatli çalışıp konu üzerine odaklanmak ve her çalışma sonun da gerekli dinlenmeyi sağlamak şarttır. Unutmayalım ki sağlam kafa sağlam vücutta bulunur. Yine unutmayalım ki dünyada ki en büyük servet sağlıktır.
İnsanlık tarihi boyunca yapılan araştırmalar göstermiştir ki sağlıklı bireyler yetiştirmek için eğitim çok önemlidir. Uzmanlar eğitimde ilk altı yılın hayati önem taşıdığını vurgulamaktadır. Peki nedir bu altı yıl?
Bütün çocuklar bazı potansiyellere sahip olarak doğarlar, bu potansiyelleri tespit etmek, geliştirmek ve yönlendirmek ailenin birinci görevidir. Okul öncesi diye tabir edilen bu süre boyunca sağlıklı bir etkileşiminin çocuğun davranışlarında belirleyici olduğunu ve bunun etkilerinin tüm yaşam boyunca görülebileceğini gelişim psikolojisi ortaya koymuştur. Çocukların kişiliklerinin %75’lik bir bölümü bu altı yıl içerisinde oluşmaktadır ve bu altı yılın ardında siz çocuğunuzu en iyi okullara da gönderseniz ilk altı yılda almış olduklarının üzerine katacaktır.
Bu sebeple ailelere tavsiyemiz uzmanların deyimiyle hayati dönem diye aktarılan bu altı yıl boyunca çocuğun ilk yıllarının önemsiz kabul edilmemesi. Bu yıllarda çocuk; sadece sevilecek, beslenilip, büyütülecek bir varlık olarak algılanmamasıdır. Beyin gelişimin büyük bir bölümü yedi yaşından önce tamamlanmış oluyor. Bu sebeple erken yaşlardaki eğitim, deneyimler ve uyarıcılar beyin gelişimini etkiliyor. Çocuğun fiziksel, sosyal ve zihinsel talepleri ne kadar doğru ve kaliteli karşılanırsa gelişimi de o kadar sağlıklı oluyor.
Temeli doğru atılabilirse okul üzerine bir şeyler inşa edilebiliyor ve çocuğun ileride sağlıklı davranış göstermesi olası oluyor.
- Arkadaşları ile birlikte olmasını sağlamak,
- Kendini ifade edebileceği ortamları aile içinde oluşturmak,
- Ona değer verip dinlemek,
- Yeterli ve çeşitli beslenmesine ve sağlığına dikkat etmek,
- Duygularına cevap vererek dikkate almak,
- Sıcak ve yakın ilgi göstermek
Bu gibi davranışlar bu dönemde yapılması gerekenlerden bir kaçıdır.
Çocukların fiziki ihtiyaçları yanı sıra sosyal ve duygusal ihtiyaçlarının da mutlaka önemsenmeli ve bu hususlara dikkat edilmelidir. Tüm bunların yanı sıra çocuğunuzu belli aralıklarla mutlaka fiziki kontrollerinin ve, aşılarının yapılması gerekmektedir. Olası vitamin eksikliklerinin de çocuk gelişimini olumsuz etkiledikleri unutulmamalıdır.
Sonuç olarak çocuk yetiştirirken hem fiziki hem duygusal hem de sosyal olarak her aşamasını ayrı ayrı değerlendirmek ve uzmanlardan destek almak çok önemlidir.
Sözün özü, yarınların teminatı çocuklarımızın bilgili, kültürlü, sağlıklı ve geleceğe emin adımlarla ilerleyen bireyler olarak yetiştirmek en büyük amacımız olmalıdır. çünkü sağlıklı birey sağlıklı toplum demektir.
sağlık ve sevgiyle….